{ "title": "Gül Hastalığı", "image": "https://www.hasta.gen.tr/images/gul-hastaligi.jpg", "date": "21.01.2024 04:37:10", "author": "şahideyumlu", "article": [ { "article": "
Gül hastalığı, diğer adı rosa veya gülleme gibi isimlerle adlandırılmaktadır. Gül hastalığı belirtileri, sıkıntı, menopoz, stres, güneş, mide rahatsızlıkları başlıca sebepleridir. Gül hastalığı yediden yetmişe her yaşta görülen bir hastalıktır. Fakat çoğunlukla on veya otuz beş yaşları arasında görülen döküntülü deri hastalığıdır. Döküntü beş altı hafta veya daha fazla sürebilir. Çoğunlukla bu hastalık kalıcı bir iz bırakmaz. Fakat bu gül hastalığı esmerlerde zamanla kahve renkli lekeler bırakabilir. Gül hastalığının başka belirtisi de sırtta veya göğüste pembe bir lekeyle başlar. Bu lekeye madalyon tanısı adı verilir. Çoğunlukla bu leke daire şeklini alıp ortadaki kısmı soluktur. Bunu da mantar sanıp mantar ilaçları kullananlar vardır. Bu döküntü hastalığı mantar enfeksiyonu olmadığından bu kremler fayda vermez. Bu döküntü birkaç haftada, çok fazla pembe döküntü ortaya çıkarır. Hatta bazen yüzlercesi bu döküntü vücudunuzda görülmeye başlar. Bu döküntüler yüzde veya boyunda, nadiren görülür. Bu tarz döküntüler madalyon döküntüsünden daha ufaktır ve tekrar mantar hastalığı ile karıştırılır. Döküntüler ovale benzer ve sırtta da çam ağacına benzer bir şekilde dağılırlar. Bazen gül hastalığı yaygınlaşıp çok şiddetlide olabilir. Bazı hastalarda kaşıntı olur, özellikle sıcakta kaşıntı çoğalır. Ara ara halsizlik ağrı ve de diğer bulgular görülmüştür. Bu döküntüler genellikle altı veya sekizinci haftada geriler. Fakat bazen çok uzun da sürebilir. Sıcak banyo fiziksel aktiviteler döküntüyü arttırır. Bazen bu olgularda döküntü geriledikten sonra birkaç ay daha tekrarlayarak devam eder.

Gül hastalığı sebebi

Nedeni mantar enfeksiyonu veya bakteri değildir. Bu hastalık bir alerjik reaksiyonda olamaz ve iç hastalıklarla da ilişkisi yoktur. Bir virüsünde bu tarz döküntüye neden olabildiği de düşünülebilir. Viral enfeksiyonlardaki gibi hastada da yorgunluk veya halsizlik bulunabilir. Fakat bu hastalığın sonucunda virüs enfeksiyonu oluştuğu ispat edilmemiştir. Başka virüs enfeksiyonlarının tersine Pitriasis rozasea insandan insana bulaşmaz. Gül hastalığı tanısı dermatolojik muayene ile yapılır. Pitriasis rosea çoğunlukla bel, boyun, göğsü, karın, kol ve bacakların üst tarafına etkisi olur. Döküntü farklı insanlarda değişik biçimlerde görüldüğünden, bazı tanıda zorluklar çekilebilir. Döküntünün biçimi ve boyutları insandan insana değişir. Ara ara olsa da döküntü bedeninin farklı yerlerinde, örnek olarak bedenin alt kısmında veya yüz bölgesinde görülebilir. Vücuttaki mantar enfeksiyonu ile karıştırılır. Bazı ilaçlara karşı bu döküntüler pitriasis roseaya benzetilir. Dermatoloji Uzman doktorunuz emin olmak için bazı kan testleri isteyecektir, Gerektiğin de biyopsi yapabilirler. Gül hastalığın tedavisi de kaşıntıyı yok etmek için ağızdan alınan birtakım ilaçlar ya da sürülebilen birtakım ilaçlar kullanabilirsiniz. Nemlendirici bazı losyonlar yazılabilir. Sıcak su olmayan ılık su ile banyolar yapmanız tavsiye edilir. Döküntüyü arttırdığı fiziksel aktivitelerden kaçınılması tavsiye edilir. Bu hastalıklar da kortizon ve antienflamatuvar tedaviler kaşıntı baskısı için verebilirler. Bazı hastalara bu hastalığın çok önemli bir hastalık olmadığı konusunda bilgilendirmek lazım. Unutmamanız gerekir ki pitriasis rosea sıkça rastlanılan bir hastalık olduğundan genellikle çok hafif geçirilir.

Gül hastalığı tedavisi nasıl yapılır?

Genelde gül hastalığı çocuklarda, gençlerde ve orta yaşlarda yaygın olan bir cilt hastalığıdır. Çoğunlukla göğüste, karnınızda veya belde büyük bir lekeyle başlar, daha sonraları her tarafa yayılır. Gül hastalığı sebebiyle oluşan kurdeşen çoğu zaman bedeninizin ortasından etrafa dağılır ve görüntüsü sarkık çam ağacı dalına benzer. Kurdeşen belirtisi olduğu zaman Pityriasis roseanın kendine has bir görüntüsü vardır. Erken evrelerinde, gül hastalığı, egzama veya halka kurdu gibi çeşitli cilt hastalıklarıyla karıştırabilirsiniz. Gül hastalığının sebebi çoğu zaman bilinmez, ama bir virüsün sonucu olabilir ve çoğunlukla altı veya sekiz hafta içinde kendi kendine kaybolur. Tabi ki sizde bu arada bu hastalığı hafifletmek için gerektiren adımları atabilirsiniz. Belirtiler gül hastalığı karakteristik özellikleri arasında aşağıdaki sıkıntılarla başlar; ilk aşamasında gül hastalığı genellikle belde, göğüste veya gövdeniz de haberci leke ismi verilen, bu büyük, hafif ve de kalkık, döküntülü leke ile başlar. Bu leke Haberci lekeden birkaç gün sonra veya birkaç hafta sonra, çoğunlukla belinizde, göğsünüzde gövdeniz de veya karnınızda daha ufak, ince, döküntülü noktalarda, çam ağacı biçiminde görülür. Çok olmasa da kollarınızda, bacaklarınızda veya yüzünüzde daha ufak noktalar meydana gelir. Kurdeşen kaşıntı yapabilir. Gül hastalığına bağlı kurdeşenin şekli çoğu zaman döküntülü ve pembe rengindedir. Tabi ki deriniz daha koyu renkte ise koyu kahverengi, gri, hatta siyah olur. Bir diğer belirtilerde gül hastalığına yakalanan insanların yaklaşık yarısında, burun akması, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı veya öksürük gibi üst solunum yolları enfeksiyon belirtileri veya semptomları görülmektedir. Gül hastalığın nedeni tam olarak bilinmediğinden, altında yatan sebep, insan herpes virüsünün belirli türleri gibi virüs enfeksiyonu olabilir.
" } ] }