Torasik outlet sendromu tedavisi nasıl yapılır?

Boyun ile koltuk altı arasındaki bölgede sinir ve damarların sıkışmasıyla ortaya çıkan Torasik Outlet Sendromu, yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebilen bir durumdur. Tedavi yaklaşımları, semptomların şiddetine ve sıkışmanın kaynağına göre fizik tedaviden cerrahi müdahalelere kadar geniş bir yelpazede değerlendirilir. Bu yazıda hastalığın tedavi seçenekleri ayrıntılı olarak ele alınmaktadır.

21 Kasım 2025

Torasik Outlet Sendromu (TOS) Tedavisi


Torasik outlet sendromu (TOS), boyun ile koltuk altı arasındaki bölgede bulunan sinir, damar veya her ikisinin birden sıkışması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Tedavi, semptomların şiddetine, sıkışmanın nedenine ve etkilenen yapılara (sinir, arter, ven) göre değişiklik gösterir. Temel olarak cerrahi olmayan (konservatif) ve cerrahi tedavi seçenekleri bulunmaktadır.

1. Cerrahi Olmayan (Konservatif) Tedaviler


Hastaların büyük çoğunluğu (%75-90'ı) cerrahi olmayan yöntemlerle iyileşme sağlayabilir. Bu tedaviler genellikle semptomlar hafif veya orta şiddette olduğunda, sinir sıkışmasının (nörojenik TOS) baskın olduğu durumlarda tercih edilir.

  • Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon: TOS tedavisinin temel taşıdır. Amaç, sıkışmaya neden olan kasları gevşetmek, duruşu (postür) düzeltmek ve omuz çevresindeki kasları güçlendirmektir. Fizik tedavi programları şunları içerir:
    • Germe egzersizleri (boyun, göğüs ve omuz kasları için)
    • Duruş egzersizleri (kambur duruşu düzeltmek için)
    • Sinir kızaklama egzersizleri
    • Manuel terapi teknikleri
  • Yaşam Tarzı ve Aktivite Modifikasyonları:
    • Tekrarlayan üst kol aktivitelerinden (ağır kaldırma, uzun süreli bilgisayar kullanma) kaçınmak.
    • İş istasyonunun ergonomik olarak düzenlenmesi.
    • Masa başı çalışanlar için sık mola verip esneme hareketleri yapmak.
    • Kilo vermek (fazla kilolar diyaframı yukarı iterek sıkışmayı artırabilir).
  • İlaç Tedavisi:
    • Ağrı ve enflamasyonu azaltmak için steroid olmayan antienflamatuar ilaçlar (NSAİİ'ler).
    • Kas spazmlarını çözmek için kas gevşeticiler.
    • Sinir ağrısı için nöropatik ağrı ilaçları (gabapentin, pregabalin gibi).
  • Enjeksiyon Tedavileri:
    • Skalen kaslara veya pektoralis minör kasına yapılan botulinum toksin (Botox) enjeksiyonları, kası geçici olarak gevşeterek sıkışmayı azaltabilir. Bu, genellikle fizik tedaviye yardımcı olarak kullanılır.

2. Cerrahi Tedavi


Cerrahi tedavi, aşağıdaki durumlarda gündeme gelir:

  • Şiddetli ve dayanılmaz ağrı, uyuşukluk veya güçsüzlük.
  • Konservatif tedavilere (3-6 ay veya daha uzun süre) yanıt alınamaması.
  • İlerleyici kas erimesi (atrofi) veya nörolojik kayıp.
  • Arteriyel TOS (kan pıhtısı, anevrizma varlığı).
  • Venöz TOS (köprücük altı venin sıkışması sonucu pıhtı oluşumu - Paget-Schroetter sendromu).

Cerrahi yöntemlerin temel amacı, sıkışmaya neden olan yapıyı ortadan kaldırmak ve sinir/damar üzerindeki baskıyı kaldırmaktır. Başlıca cerrahi teknikler şunlardır:

  • Transaksiller Rezeksiyon: Koltuk altından yapılan kesi ile birinci kaburganın tamamen çıkarılması. En sık kullanılan yöntemlerden biridir.
  • Supraklaviküler Yaklaşım: Köprücük kemiğinin üstünden yapılan kesi ile birinci kaburganın bir kısmının, skalen kasların ve bazen servikal bir kaburganın çıkarılması. Özellikle arteriyel TOS'ta tercih edilir.
  • İnfraklaviküler Yaklaşım: Köprücük kemiğinin altından yapılan kesi ile pektoralis minör kasının gevşetilmesi veya damar problemlerinin onarılması.

Cerrahi sonrası, tam iyileşme için genellikle birkaç hafta ila birkaç ay süren bir fizik tedavi ve rehabilitasyon süreci gereklidir.

3. Damarsal (Vasküler) TOS'a Özel Tedaviler

  • Venöz TOS: Akut bir pıhtı (tromboz) varsa, öncelikle pıhtıyı eritmek için trombolitik tedavi uygulanır. Sonrasında genellikle birinci kaburganın çıkarılması için cerrahi planlanır. Bazen damarın balon/stent ile genişletilmesi gerekebilir.
  • Arteriyel TOS: Damarda anevrizma veya daralma varsa, cerrahi olarak birinci kaburga çıkarılır ve damar onarılır (bypass greftleme gibi).

Sonuç

Torasik outlet sendromu tedavisi kişiye özeldir. Doğru tanı konulduktan sonra, semptomların tipi ve şiddetine göre bir tedavi planı oluşturulur. Hafif ve orta şiddetli vakalarda yaşam tarzı değişiklikleri ve fizik tedavi ile başarılı sonuçlar alınırken, daha ciddi vakalarda cerrahi müdahale gerekli olabilir. Tedavi sürecinde bir fizik tedavi uzmanı, nörolog, vasküler cerrah veya göğüs cerrahısından oluşan multidisipliner bir yaklaşım en iyi sonucu verir.

Yeni Soru Sor / Yorum Yap
şifre
Sizden Gelen Sorular / Yorumlar
Çok Okunanlar
Haber Bülteni
;