Dolaşım Sisteminin Hastalıkları

Dolaşım sistemi hastalıkları ikiye ayrılmaktadır

Dolaşım sisteminin hastalıklarının sık görülenleri

• Aort Genişlemesi: Vücut'un en büyük damarı olan aortun duvarının şişmesidir. Aortun incelmiş ya da deforme olmuş alanlarında meydana gelen bu hastalık, aort duvarında yırtığa veya aort damarında farklı kusurlara yol açmaktadır. Şişmiş ya da eski şeklini kaybetmiş olan aort damarının kopması ya da patlaması ağır kanamalara yol açabilir. Aort genişlemesi obezite ya da yüksek tansiyon gibi hastalıkların bir komplikasyonu olarak da oluşmuş olabilir.
• Aort Daralması: Aort ana damarında bulunan mevcut bir problemdir. Kan daralan alanın gerisinde ilerlemekte güçlük çekeceği ve kalbin yaptığı basınç sonrası sıkışmaktadır. Daralma vücudun alt ve üst bölgelerinde farklı tansiyon rakamlarının çıkmasına neden olacaktır. Yaygın oranlarda çocuklarda görülmektedir ve erkek çocuklarda kızlara nazaran daha sık rastlanılmaktadır. Doğumdan bir müddet sonra bebekte beslenememe, nefes almada artış, çabuk yorulma, terleme, burun kanaması, vücuda göre bacakların daha soğuk olması gibi şikâyetler belirtileridir. Bu gibi durumlarda doktorunuza başvurmanız gerekmektedir ve kesinlikle göz ardı edilmemelidir.
• Anjina Pektoris: Oksijen ve kan bakımından kalp kaslarının yetersiz kalması sonucu oluşur ve genel olarak kalp damarlarının daralması sonrası oluşmaktadır. Kalp bölgesinde şiddetli ağrı ile başlar. Ağrı bazı zamanlar sol kol bölgesinde kendini hissettirir. Hastada ölüm korkusu ile karışan psikolojik sıkıntı başlar, terlemeli bir durumda ve solgundur. Yaklaşan kalp krizinin habercisi olabilmektedir.
• Aritmi: Kalbin çalışmasında meydana gelen ritmik sorunların genel adıdır. Kalpte doğumsal oluşan bir bozukluk olabileceği gibi edinsel olarak da oluşabilmektedir. Doğumsal olarak oluşan aritmilerin geneli kulakçık ve karıncık arasındaki iletim sistemi haricinde bir farklı iletim sisteminin bulunması sonucu oluşmaktadır. Bu durum hayati tehlike doğurabileceği gibi hastanın hayatını etkilemeyen ve hiçbir tedavi gerektirmeyen bir türden olabilir. Belirtisi sadece çarpıntı şikâyetidir. Tedavi sürecine hastanın şikâyetleri göz önünde bulundurularak karar verilmelidir. Doğuştan olmayıp sonradan oluşması durumunda ise hastanın günlük yaşantısını etkileyecek durumlardan yaşamını tehdit eden bir duruma kadar farklılıklar gösterebilmektedir. Çarpıntı şikâyeti ile baş dönmesi, yorgunluk, sersemlik hatta ani ölüm yaşanabilmektedir.
• Ateroskleroz: Damar duvarında aterom ya da plak dediğimiz normal olmayan yapıların gelişmesi ile ve genellikle büyük ve orta boy damarlarda gözlemlenen bir hastalıktır. Bu durum zaman zaman kan dolaşımının durmasına yol açabilmektedir. Damarın tıkandığı bölgede şiddetli ağrılara neden olmaktadır. Hastaya ilk olarak kan sulandırıcı yani kanı incelten ilaçlar vererek kan akış hızının normal seviyelere çıkarılması sağlanmalıdır. Daha ciddi durumlar söz konusu ise bypass ameliyatı uygulanmalıdır.
• Yüksek Tansiyon: Kan dolaşımı için damarlarda bulunması gereken kan basıncının normal değerler üzerinde olması durumudur. Ülkemizde her üç kişiden birinde gözlemlenen önemli bir sorun olmakla beraber kalp yetmezliği, damarlarda daralma, damarlarda sertleşme, felç, böbrek yetmezliği, kalp büyümesi ve kör olmaya kadar uzanan ciddi sorunlara neden olabilmektedir. Baş dönmesi, baş ağrısı, kalp ağrısı, nefes darlığı ya da bulanık görme gibi belirtiler gözlemlenmektedir.
• Hiperkolesterolemi: Kandaki artan kolesterol oranının düzeyi ile doğru orantılıdır. İyi huylu ve kötü huylu olarak iki farklı türü bulunmaktadır. İyi huylu olan kolesterol damarları temizlemek ve damar sertliğini önlemekle yükümlüdür. Kötü huylu kolesterol ise içerisinde bulunan küçük parçaların damarları ya da çeperi tıkamasına yol açmaktadır. Nerede birikirse bölgede kanama, iltihaplanma veya kireçlemeye sebep olmaktadır.
• Koroner Arter Hastalığı: Dolaşım sisteminin en yaygın hastalığı olarak bilinmektedir. Damar sertliği olarak bilinen hastalığa bağlı olarak kalbi besleyen atar damarın yavaş yavaş daralması sonucu oluşan durumdur. Sonucunda kalbin beslenmesi bozulmakta, kalbin çalışmasında ritmik problemler oluşmakta ve kalbin kasılmasında hastalığın derecesine göre değişkenlik gösteren bozukluklar meydana gelmektedir. Genelde göğüs ağrısı belirtisidir ve tam olarak teşhisi EKG (Kalp grafiği) çekildikten sonra netleşmektedir.