Anoreksiya Hastalığı Belirtileri ve Tedavisi
25 Haziran 2024

Anoreksiya Hastalığı Belirtileri ve Tedavisi

Anoreksiya Hastalığı

Anoreksiya nervoza, genellikle "anoreksiya" olarak bilinir, kişinin sürekli olarak zayıflama isteği ve kendini sürekli olarak şişman görme durumu ile karakterize edilen ciddi bir yeme bozukluğudur. Bu hastalık, hem bedensel hem de zihinsel olarak çeşitli davranış bozukluklarına yol açar ve bireylerin yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürür. Anoreksiya hastalığında, aşırı kilo alma korkusu ön planda yer alır ve bu durum ergenlik döneminde başlamaktadır. Genellikle 15 ile 30 yaşları arasındaki bireylerde görülür.

Son yıllarda anoreksiya hastalığı artış göstermekte ve modern çağın hastalığı olarak nitelendirilmektedir. Özellikle ortaokul öğrencileri arasında yaygın olan bu hastalık, kadınlarda erkeklere oranla daha sık görülmektedir. Ergenlik döneminde ortaya çıkan yeme bozuklukları ve psikolojik değişimler bu hastalığı tetikleyici unsurlar arasında yer almaktadır.

Anoreksiya nervoza, psikolojik bir hastalık olmasına rağmen, ölüm oranı oldukça yüksek olan bir hastalıktır. Günümüzde bu oranın artış gösterdiği gözlemlenmektedir. Psikolojik rahatsızlıklar arasında ölümle sonuçlanabilen tek hastalık olan anoreksiya nervoza, psikiyatri yöntemleriyle tedavi edilmelidir. Hastaların yeterli kiloya ulaşması sağlanıncaya kadar kilo alımı dikkatle takip edilmelidir.

Anoreksiya Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

  • Kişinin sürekli olarak kendini çok şişman görmesi
  • Aniden gerçekleşen kilo kayıpları
  • Kilo kayıpları ile birlikte hastada meydana gelen solgunluk ve ten renginin beyazlaması
  • Bitmek tükenmek bilmeyen bir zayıflama arzusu
  • Cinsel istekte azalma ve cinsel ilişki sırasında zevk alamamak
  • Aşırı derecede ağır diyet listeleri uygulamak
  • Sürekli olarak spor yapmak ve sürekli hareketli olmak
  • Mide bulantısı ve kusma
  • Baş ağrısı ve hareket kontrolünde kayıp
  • Sosyal ortamlara uyum göstermede problemler yaşamak
  • Sürekli olarak iştahsızlık ve yemek yiyememek
  • Uyku bozuklukları ve dikkati toplama güçlüğü
  • Hastalığını kabul etmeme
  • Sürekli olarak üşüme hissi
  • Metabolizmada yaşanan bozulmalar sonucu kabızlık veya ishal
  • Böbrek işlevlerinde yavaşlama ve bozulma
  • Kalpte küçülme ve kan basıncının azalması
  • Vücuttaki asit-baz dengesinin bozulması

Anoreksiya Hastalığının Nedenleri

Anoreksiya nervoza'nın nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, çeşitli faktörlerin bu hastalığın gelişiminde rol oynadığı düşünülmektedir. Bu faktörler arasında genetik, biyolojik, psikolojik ve çevresel etkenler yer almaktadır:

  • Genetik Faktörler: Anoreksiya nervoza, ailede yeme bozukluğu öyküsü olan bireylerde daha sık görülmektedir.
  • Biyolojik Faktörler: Beyindeki serotonin ve dopamin gibi nörotransmitterlerin dengesizliği bu hastalığın gelişiminde etkili olabilir.
  • Psikolojik Faktörler: Mükemmeliyetçilik, düşük benlik saygısı ve obsesif-kompulsif bozukluk gibi psikolojik durumlar anoreksiya nervoza riskini artırabilir.
  • Çevresel Faktörler: Medyanın zayıflık ideallerini yüceltmesi, sosyal baskılar ve travmatik yaşantılar bu hastalığın gelişiminde rol oynayabilir.

Anoreksiya Hastalığının Tedavisi

Anoreksiya nervoza tedavisi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve genellikle psikiyatristler, psikologlar, diyetisyenler ve diğer sağlık profesyonellerinin iş birliğini içerir. Tedavi süreci şu adımları içerebilir:

  • Psikoterapi: Bilişsel davranışçı terapi (BDT) gibi psikoterapi yöntemleri, hastaların yeme alışkanlıklarını ve beden algılarını değiştirmelerine yardımcı olabilir.
  • Beslenme Danışmanlığı: Diyetisyenler, hastaların sağlıklı bir kiloya ulaşmalarına ve dengeli beslenme alışkanlıkları geliştirmelerine yardımcı olabilir.
  • Farmakoterapi: Antidepresanlar ve diğer ilaçlar, eşlik eden depresyon, anksiyete veya obsesif-kompulsif bozukluk gibi durumların tedavisinde kullanılabilir.
  • Hastaneye Yatış: Şiddetli vakalarda, hastaların tıbbi gözetim altında tedavi edilmesi gerekebilir.

Anoreksiya nervoza, ciddi ve potansiyel olarak yaşamı tehdit eden bir hastalıktır. Bu nedenle, erken teşhis ve uygun tedavi, hastaların iyileşme şansını artırmak için hayati öneme sahiptir.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

İlk soruyu siz sormak istermisiniz?

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Haber Bülteni